Nevzat Bahtiyar’ın cinayetin ardından cesedin taşınması sürecine dahil olduğu ve verdiği ifadelerin delillerle örtüştüğü belirtildi. SANIKLARIN BİR ARADA OLDUĞU TESPİT EDİLDİ 28 Kasım 2024 tarihli ulusal kriminal büro raporu ve bilirkişi raporlarında, Narin Güran’ın ahır-ev bölgesine ulaştığının ve burada sanıkların bir arada bulunduğunun tespit edildiği kaydedildi. Sanıkların, Narin’in öldürülmesi için birlikte hareket ettikleri, bu sırada cesedi saklamak ve suç delillerini gizlemek amacıyla iş birliği yaptıkları ifade edildi. Mütalaada şu ifadeler yer aldı: “Sanıklar, suçun icrasını kolaylaştırma ve iradelerini birleştirme noktasında ortak bir eylem içinde olmuşlardır. Suçun işlenmesi sonrası sergiledikleri davranışlar da bu durumu teyit etmektedir.” CESEDİN BULUNDUĞU NOKTA ŞÜPHE UYANDIRDI Narin Güran’ın cesedi, kaybolduğu bölgedeki dere yatağında 5. aramada bulundu. Daha önce aynı bölgenin dört kez detaylı olarak arandığı, ancak herhangi bir ize rastlanmadığı ifade edildi. Cesedin bulunamaması ve sonrasında yapılan itiraflar, özellikle Nevzat Bahtiyar’ın cesedin yerini göstermiş olabileceği ihtimalini gündeme getirdi. Savcı mütalaası DAVA 26 ARALIK’A ERTELENDİ Mütalaanın, sanık avukatları, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatları ve Diyarbakır Barosu avukatlarına tebliğ edildiği, 26 Aralık’ta yapılacak duruşma öncesi savunmaların hazırlanması için süre tanındığı bildirildi. Savcılık, olayın vahameti ve delillerin ağırlığı nedeniyle davanın bu duruşmada karara bağlanmasını bekliyor. BİR AİLE TRAJEDİSİ VE ÇÖZÜLEMEYEN SORULAR Mütalaadaki ifadeler, Narin Güran’ın öldürüldüğü sırada evde annesi, amcası ve ağabeyinin bulunduğunu, sonrasında cesedin saklanması için Nevzat Bahtiyar’ın çağrıldığını ortaya koyuyor. Ancak cesedin neden daha önce bulunamadığı, sanıkların çelişkili savunmaları ve cesedin saklanma şekli gibi sorular hâlâ tam olarak yanıt bulmuş değil.